Karga hem alıyor hem
sövüyor.
Bir sonbahar vakti..
İkindi namazını Ebubekir
caminde kılıp, biraz dolaştım..
Gecekonduların aradan geldim.
Elinde iki kova ile
Muşlu amcaya denk geldim..
Evi Niğdeli hurdacı Kahraman ile özel köşkü olan Halit dayının yanında.
Kum alacağımda biraz duvar yarılmış, beteon dökeceğim dedi.
Fakat daha önce
beledeiyenin tratuar için döktğü kum kaybolduş..
Kum yok.
Bulabildiği kadar bişeyler doldurdu.
Yardım etmek istedim.
Teşekür ettei ama ısrar edince, kabul eti
Bir kovasını bana verdi.
……
Evlerine getirirken Halit ağanın köşten bahsetim. Bende de
var dedi.
Bahçesine vardık.
Millet çıkmaya
korkuyor ama çok sağlam.
Korkama.
Bir taraf cevzi ağacına diğer taraf da elma ağcaına basıyor
dedi.
İki göz yapmış. Biri kamelya
birinde de oturulacak gibi oda..
İlla üzüm ikram etmek sitedi. Teneke ile kaplı çatısına da
çıktık.
Üzüm, artık iyice
yapraklarını döken cevize sarmış.
“Son soğuklar vurdu.Böyle oldu..Kimsede yemiyor” diyerek
topladığı üzümleri poşete koydu.
Çatıda “Bu cevzide meyve veriyor mu “diye sordum
“vermez olurmu. Fakat kargalar hem alıyor hem sövüyor” dedi.
Şaşırdım.
Nasıl yani..ne sövmesi?
“ hem cevizi alıyorlar. Hemde karşıma geçip, ses çıkarararak
bana kızıyorlar. Resmen dövüşüyorlar” dedi.
Adamın sövüyorlar derken yaptığı hareket ilginçti.
22 Kasım 2013 Cuma
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder