Yunus emminin tam 40 tavuğunu hemde gör olanları da çalmışlar. Diyor ki;
"Tavuklar uzun zamandır gürk yatıyordu.. Tavukları almışlar.
Yumurtalar kaldı.
Hiç değilse onları da götürüp civciv çıkarsalardı.
Yazık oldu tavukların emeğine
Selamlar,
Bazıları selam almaktan uzak duruyor..
Halbuki SELAM bedava dua
Ve kalpleri birbirine yakınlaştıran bişey..
….
Cuma namazı sonrası,
Evin önüne gelip zile bastı,
evde kimse yok..
Şöyle araziye doğru
gideyim dedim..
Yeni yapılmakta olan Hz. Ali Camiine doğru yol aldım..
Önümüzde Ali Erbaş’ın
inşaştı var..
Maşallah bitmek üzere.
Geçerken önümde beyaz
yeni çekilmiş arabası inşşatın önünde ..
İnşattan da Ali Erbaş – Ki Hacca ebenin melek ablanın damadı. Biizm köyden hacı
ahmedin dünürü , Yasin’in kaynı Benli mehmedin kardeşi..Mehmetle de iyi
konuşuyoruz..) elinde cigara araba
yönüne yürüyor..
Şöyle baktım, hiç
selam alacak konumda değil. O
değilden bakmadım bile yönümü camii inşşatına çevirdim..
İçimden nerden nereye..Maşallah büyük hırkadan çık… Palanın
yanında sıvacılık yap..Ve müteahit ol.Kaliteli bina yap.. Son model araba
altında..
Tabii ki, şu tabanı delik ayakkabı ile yürüyene- sana - bakmaz.
…………
Camii inşşatında
insanlar kalıp çakıp demir
bağlıyor.Maşallah iyi gidiyor..
İnşaştın başında sandelyeleri atmış dört kişi oturuyor..
En ortalarında daha önceden
Simge şehir altında yürüyüş anında tanıdığım/ tanıştığım (seyit Vapur)
daha ortada camii yokken kafasındaki
projeyi anlatan..Ve çevresiyle övünen Konyalı…
Sonrada Hz.ali Cami
başkanı da olan.
Camii inşşatı da başladıktan sonra
Yıldırım beyazıt
Camii’nde sık sık gören/gördüğüm
sakallı Başkan zenginliğini de sergileyen kalın paltosuyla .. Sandalyeye kurulmuş..
Selam verdim..Diğer tanımayanlar dönüp SELAM’ı aldılar..
Başkan bey tenezül
bile etmedi..
Kıpırdama dı..
Baktım gelişimizden memnun değil doğru yürüdüm..
Çalışana hayırlı olsun dedim..İnşşaat sahasını terk etmekte
iken Başkan,;
-
Nereye..?” diye seslendi..
Senin kim olduğunu
biliyorum,,Sende bizi, ama pas vermedin, değmezmiş gidiyorum anlamaında
- Şöyle gidiyorum, Konyalı..
Diye cevapladım..
……………
İnşaat sahasından indim..Bloklara doğru yürürken bir
elektirik kaplosu…
Karşı inşattan camii inşşatına gidiyor..
Karşıda 8 katlı bir site..
Bitmek üzere.
Levhada Müteahit ve
arsa sahibi olarak “Halil Aykaç “okunuyor.
………….
Çavdar, sen şu caii
inşşatına bi lira bile veremiyorsun..
Cebinde beş kuruş yok.. Üç beş kuruşluk..Elektirk
faturasaı ödemekten acizsin..
Hakan Koptur bile kapına dayanıp “atmış yaşına gelmişsin bir
ev sahibi bile olamamışsın.Sen kimsin?” diye biliyor..
Ama adam..
Anasız..Küçük Hırkada, hacısülüğün Sultanla evlenen iç güveysi babanın ( Muhuttin amcanın evde)
ve övey ananın yanında…
Çocukluk arkadaşın
Hatan’ın kardeşi olarak..
Çıraderesinden aç bilaç
çık.. Angara ya gel..Tutun.. Etimesgut’un en mütena yerinde bağlıca
arazisine 8 katlı site kondur..
Ve caminin
elektriğini ver..
Nerden nereye..
Sende kırkyıl sürün..Ve kimseye faydan olmadan boş boş gez..
…………….
Entesübhaneke innni küntüm minel zaliminnn.
Afet Allah’ım…
……………
İlerliyorum..
Aman Allahım..
Beterin beteri var.
Önümde çöp karıştıran ..
Başında şemsiye…
Sırtında 7-8 çanta ile dolaşarak çöp kuarıştıran kişi..
Milletin görmeyip Sadece Necati Çavdar’ın SELAMlayıp, hatır
sorduğu..Adam..
Yarap, bizden de aşağıları var.
Bunu ders için mi çıkardın..Hikmetinden sual, olunmaz..
Sen büyüksün..
İstediğine verir istediğinden alırsın..
Taksimini sorulamak Bize mi düştü
Varsın, SELAMını bile almasınlar..
Hatta “ Bize SELAM verme ..Senin Selamına gerek yok” desinler
………….
Yürüyerek, tarlaradan davam ediyorum
İnşatlarda koca koca vinçler perdah eder, işçiler kat üstüne
kat eklerken ..
Tarlada
Bir atmaca, rızık peşinde..Süzülüp yere çivileniyor..Sonra
yakın bir yere konuyor..
…………..
Tarlanın iyice ymuşayıp kabarmış toprağımdan Villa sitesinde
Karslı amca..
Yapmakta olduğu villanın duvarına biri ile oturmuş çay
içmekteler..
Selamladım.
Kemali hürmet ile aldılar
Ve çaya davet etiler
Nzalandım
Ama ila gel dediler.
Yanlarına yürürken ;
“Siz nasıl inasnlarsınız..Hem SELA alıyor..Hemde çay ikram ediyorsunuz..?”
Oturup çay içerken vaziyeti özelleştirmeden genel anlatarak
;
“kimileri SELAM” almaktan kaçıyor diyorum..
O da …
Kürçe bişey söylüyor.
Kırmançi nizamım diyorum..
“O eşek oğlu eşek de ondan” diyerek
Hz. Ali’nin namaz
kıldığı kaya ovuğu hikayesini
Ve çenelerinden demir geçirilenleri
Taş yalayanlar kısıalarını anlatıyor.
Birde asil azmaz bal kokmaz. Maya meselesi diyerek
köylerindeki ağa ailesini hikaye ediyor..
…………
Ayrılacakken..
Enver Demirel’e dedim ki.
Şuraya asvat dök..
Üç yıl oldu dökmedi..
Böyle yaşıyoruz..Henüz doğal gaz da yok..
…………..
Yol üzerinde bir tavuk bir horoz..
Ama ne renK
Rabbim Yaratmış…!
Bak diyorum
Her şeyde bir hayır var
Şayet isteklerin olsa idi sen bu horozu besleyemeyecektin.
Villa sahipleri barındırmayacaktı
Ve bu güzellikleri görmeyecektin..
Dediki tam 39 tavuğu bir gecede çaldılar
Öyle güzeller vardıki Ne
güzel anlatamam.
Adamlar yumurta
üzerindeki tavuğuda almışlar.
Hiç değil ise, yumurtayıda alsalarda civciv çıkartsalrdı…
Veadalaşıyoruz..Yolcu ediuor..Teşyii ediyor.
İşte insanlık..
…………..
Eve geldim evde kimse yok
Yine yola düştüm..
Yukarda fatih cami..Belki akşam kılarız..
Fakat vakit var.
Bir çok bina ve
yollar parti ve adayların bayrak..Pesterleri ile süslenmiş. Melih dev resimlerini
asıtrmış.
Yukardan yol boyu..CHP arabası geliyor..
Önümü tanıtım broşürü dağıtanlar kesti
Kıracak değiliz..
Kendinzi aday sanız neyse ama tanımadığımız kişlerede oy verecek değiliz
filan diyorum
İkna etmeye çalışıyorlar.
Ecevit Durmuş’u aday gösterseydiniz..Ne ala.ama tanımadığıma
yok..Çünkü başkanı bzi nasıl bulalım.Bizimle temas kuracak işlerimiz halledecek
olan sokakda, mahallede tanıdığımız olur.. diyorum
Mehmet Yula
geliyor..Çok samimi davranıyor..beni ikna etmeye çalışanlar, bide siz
konuşsanız diyorlar.
Yula, o bizi tanır..Nasıl tanımaz..Kime verecek, oylar elbet
bize diyor..
Diğerleri mesaj alındı..Amma da şakacısın diyoralr.
Gerçekten taa 20 yıl önce Çankaya dan tanışırız da..Nereden
olduğunu çıkaramadım..
Fakat çok gördğüğümüz bir insan..
İlçeye de bekleriz diyorlar..nazikçe söz vermeyeceğimi ama
Ecevit Durmuş’a verdikleri kartları ileteceğimi söylüyorum..
………
Yatsı nazamzına
gidiyorum
Henüz ezan okunmamış.
Birkaç kişi var.
Oturuyoruz..
Herkes kendi dünyasında..
İçeri giren biri Yüksek sesle SELAm veriyor..
Camide o derecede
yüksek sele Selam verilmez, adet değil..
O kişi veriyor.
Selam’ı alarak
Gayri ihtiyari bakıyorum..
Komşumuz..Selamsız geçenlerden Salih’in kayın babası
Erzurumlu Fevzi bey..
Gelip yanıma oturuyor.
Dirsek dirseğe huzura duruyoruz..
Ayıkla princin taşını,
Damat Selamdan kaçıyor
Kayınbaba SELAMla yaşıyor..
………….
15 Şubat 2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder