“AMA – Yasa” dan “ANAYASA”ya Anayasa; İSTİKLAL MARŞI OLSUN
https://www.facebook.com/notes/necati-%C3%A7avdar/ama-yasa-dan-anayasaya-anayasa-istiklal-mar%C5%9Fi-olsun/1143587338986082/
“AMA – Yasa” dan “ANAYASA”ya
Anayasa; İSTİKLAL MARŞI OLSUN
Bu günlerde yine “ama- yasa” arayışına girdiler.
Yasaların anası sayılan anayasalar, milletin değerlerine, öz ve ruhuna uymalı ki kalıcı olsun
Meşruiyeti bulunsun.
Milli vicdanda karşılığı olsun.
Milletler, kendi dinamikleri ile anayasa yaparlarsa buna ulaşıyorlar.
Anayasalarda kalıcı oluyor.
Şayet dayatma ile ortaya çıkarsa hem kalıcı olmuyor hem de milli bünye kabul etmiyor.
Uygulayıcılarda baştan kendileri uymuyor.
O nedenledir ki ortaya çıkan metin ister kısa ister uzun olsun anayasa değil AMA – Yasa oluyor.
…………
İngiltere kendi anayasası yokken sömürdüğü ya da işgal etiği tüm halklara başta “ama-yasa” olmak üzere “cumhuriyet” dikte etti
Oysa ne kendi cumhuriyet.
Nede anayasası var..
..
Bizde meşrutiyet anayasası temelli Teşkilatı Esasiye kabul edildi.
1960’a kadar da Meclis hâkimiyeti esasına dayalı düzen bazı değişikliklerle uygulandı.
1960 gece baskınından sonra sözde “özgürlükçü” anayasa diye millete dikte edilen darbe metni, Meclis hâkimiyeti yerine sorumsuz kurumlar hakimiyetini getirerek millet iradesine ortak hatta onun üstüne çıkardı.
71 Muhtırası ile yenilendi.
ABD ve NATO darbesi olan 1980 müdahalesiyle tümden ortadan kaldırılarak millete, Kenan Evren, yasaları dikte edildi.
Şeffaf zarflarla milletin baskı altına alınarak kabul ettirildiği - buna rağmen benim açıkça ret verdiğim” 1980 darbe anayasasında;
Haklar veriliyormuş gibi yapılarak “ ama” diye ikinci fıkrada o verilen haklar tümüyle şarta bağlanıp ortadan kaldırılıyor.
Ne millet içine sindirdi. Ne devlet..
Birçok değişikliklerle bu güne geldik
Bu gün işin daha içinden çıkılmaz hahle geldiği ortada.
Zira halkın seçip yetkilendirdiği bir başkan dö fakto olarak ortada.
Buna rağmen diğer alanlarda Başbakanlık sitemi işletilmeye çalışılıyor.
Buna bir son vermenin tam da zamanı.
O yüzdende Başbakan Davutoğlu, partiler arasında mekik dokuyor.
……..
Her partinin, fıkranın farklı düşüncesi var. Fakat..
İstiklal Marş,ı tek ortak “milli mutabakat” metni.
Kimsenin de itirazı yok..
Yasaların dayanağı, ilham alacağı, özü olacak olan;
Anayasa, "İstiklal Marşı" olsun..
Buna “Marşı” ayakta dinleyen kurucu babaları hatırına CHP'nin de itiraz edeceğini sanmam..
Zamanında her kesim ve düşüncede insanın oluşturduğu, İstiklal mücadelesi veren Milli Meclis’de ittifakla kabul edilip, tüm milletin istisnasız ittifakla saygı duyduğu Milli Marşımıza kim, niçin karşı olsun ki?
Ama-yasa, arayıcılarına hatırlatırız.
Anayasalar;
İlla çok maddeli olması gerekmez.
Sadece milletin ruhunu yansıtsın yeter.
Diğer kanun ve kararnameler ona göre hiza alır.
Tüm kamu imkânı kullanan karar organları ona göre hizaya gelir.
İngiltere’de böyle değil mi?.
Orada yazılı bir metin bile yok.
Kral/kraliçenin temsil ettiği tüm değerler, tartışılma dışında tutularak icra organları işlerini ona göre yürütür.
Bizde neden olmasın?
Tek maddelik bir ana yasa:
“Anayasa İstiklal Marşıdır. Tüm kanun ve kurallar İstiklal marşı ruhuna aykırı olamaz.”
Diğer her konu kanunla düzenlenir.
İlla anayasaya cihaz kullanma kılavuzu gibi maddeler yazmak zorunda değiliz.
“Milli mutabakat metnimiz “ İstiklâl Marşı”, anayasa odu mu tüm kanun kararnameler ruhunu ondan alır.
Ama – yasadan kalıcı ANAYASA ya geçilir.
Hem millet hem de devlet dertlerinden kurtulur.
Necati Çavdar
31 Aralık 2015
|��r��
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder